Çocuğun cinsel istismarı suçu Türk Ceza Kanunu’nun 103.maddesinde düzenlenmiştir. TCK’na göre; cinsel istismar deyiminden 15 yaşını tamamlamamış veya tamamlamış olmakla birlikte fiilin hukuki anlam ve sonuçlarını algılama yeteneği gelişmemiş olan çocuklara karşı gerçekleştirilen her türlü cinsel davranış cinsel istismar olarak adlandırılır. Cinsel istismarın sarkıntılık düzeyinde kalması halinde 3 yıldan 8 yıla kadar hapis cezasına hükmolunur, ancak mağdurun 12 yaşını tamamlamamış olması sebebiyle verilecek ceza 5 yıldan az olamaz.
Görüldüğü üzere, çocuğun cinsel istismarı suçu kanunda önemli cezai yaptırımları olan bir suçtur. Bu suçun 12 yaşından küçük olan çocuklara karşı işlenmesi halinde verilecek olan cezalarda alt sınır olarak 5 yıl getirilmiştir.
Hangi davranışların istismar, hangi davranışların taciz, hangi davranışların sarkıntılık düzeyinde cinsel istismar olduğunun tespiti ve tahlil edilmesi açısından bir ceza avukatı ile çalışmak son derece önemlidir.
Uygulamada; vücuda organ ve sair cisim sokulmadan, örneğin; kısa aralıklarla “dokunmak, ellemek, öpmek” fiilleri sarkıntılık suretiyle cinsel istismar olarak cezalandırılmaktadır.
Bunun yanı sıra; cinsel istismar suçundan cezalandırılmak için mağdur çocuğa mutlaka temas edilmesi gerekmektedir. Aksi takdirde, fiil cinsel taciz suçunun oluşmasına sebebiyet verecektir.
Çocuğun cinsel istismarı suçları genel olarak delili olmayan, görgü tanığı bulunmayan, gizli saklı yerlerde işlenen suçlardır. Bu kapsamda, olayın en önemli delili mağdur çocuğun beyanı olacaktır. Mağdur çocuğun vermiş olduğu beyanların incelenmesi, beyanlardaki varsa çelişkilerin giderilmesi veyahut çelişkilerin sebebinin açığa çıkartılması ceza yargılamasının sağlıklı ilerlemesi açısından son derece önemlidir.
Çocuğun cinsel istismarı suçları, ülkemizde de son dönemlerde işlenmekte olan, delil elde etmenin zor olduğu dosyalardır. Uygulamada, genellikle aralarında husumet bulunan kişilerin yönlendirmeleri doğrultusunda çocuklar tarafından atfı cürüm niteliğinde açılmış ve neticeden beraat kararı verilmiş olan dosyalar bulunsa da, delillerin ve iddiaların değerlendirilebilmesi için bir avukat ile çalışmanız son derece önemlidir.